Giresun Valisi “Bizim Valimiz” De Siz Kimsiniz?

Son günlerde bir internet sitesinde yapılan haberlerde Doğankent’e büyük istihdam sağlayacak olan bir firmanın hedef alınması ve yapılan haberlerin hedef gösterdiği kişi ve kurumlara bakılınca “Gaye Ne?” sorusu akla geliyor.

Haberin odağında Giresun Valisi Enver Ünlü ve Çatalağaç Köyü’nde tekrar başlatılan maden arama çalışmaları var.

Haberlerin amacı işsizliğin ve ekonomik darboğazın had safhada olduğu şu günlerde ilçe ekonomisine ve istihdamına ciddi anlamda katkı sağlayacak bir yatırımı teşvik etmek yerine tam tersi baltalama, sindirme ve yatırımdan vazgeçirme çalışmaları gibi gözüküyor. Amaç bu değilse kişisel menfaat temin etmek için aba altından sopa gösterme gayretleri mi?

Mevzu çevre kirliliği ve doğaya verilmesi muhtemel kaygılar ise yapılan haberde kullanılan dilin ithamlarla, suçlamalarla, yapılan yazışmalar üzerinden niyet okumalarla mı olmalıdır?  Köylüler orda dururken, köyün seçilmiş bir muhtarı varken İstanbul merkezli dernekler ve çoğu köyde ikamet etmeyen kişilerin böyle bir eyleme geçmelerinin sebebi nedir? Köyde yaşayanları, köyde yaşayanlardan daha fazla kim düşünebilir? Köylüler yapılan yanlışa dur diyecek güçte değil mi de başkaları bu vazifeyi kendilerinde görüyorlar?

Başkalarının amaçları ne olursa olsun bizim amacımız öncelikle köylüsüyle kentlisiyle Doğankent’te yaşayan halkı ve Doğankent’in menfaatleri olacaktır.

“GİRESUN VALİSİ BİZİM VALİMİZ DE SİZ KİMSİNİZ?”

Köylüler yapılan haberlerde yer alan “Köylüler şimdi Giresun Valisi bizim valimiz mi? Maden şirketinin valisi mi? diye soruyor” sorusuna karşılık olarak da bu haberleri yapanlara, yaptıranlara; “Giresun Valisi de Kaymakamı da bizim Valimiz, bizim Kaymakamımız. Her zaman yanımızda oldular ve olmaya da devam ediyorlar. Köyümüze bir istihdam gelmiş. Eskiye bakıldığında çevreye verilen tespit edilmiş bir zarar da söz konusu değil. Giresun Valisi bizim Valimiz de siz kimsiniz? Çatalağaç Köyü’nde ne kadar yaşıyorsunuz? Çatalağaçlı vatandaşların hangi derdi ile hemhal oldunuz? Darda, zorda olan hangi vatandaşın bir derdine derman oldunuz? Çalıştığınız şehirlerde yaptığınız işlerin çevreye zararı yok mu? Niye o işleri yapıyorsunuz? Mesele ekmek parası ise bırakın da Çatalağaç köylüleri olarak ekmeğimizle geleceğimizin kaygısına biz düşelim, engel olunması gereken bir durum varsa biz engel olalım. Siz bizim yerimize düşünmeyin, bizim yerimize karar vermeyin!” diye seslendiler.  

300 KİŞİNİN İSTİHDAMINA MI KARŞISINIZ?

Şu anda 88 kişinin istihdam edildiği maden firmasının yılsonu hedefi 300 kişi. Bu, 6 bin nüfuslu bir ilçe için muhteşem bir rakam. Bu rakam doğrudan en az 1-2 bin kişiyi etkileyecek, dolaylı olarak ilçe halkının yarısına yakınını. Şu anda Çatalağaç Köyü’nde ikamet eden 30 kişi istihdam edilmiş bile. Maden işçilerini getirip-götüren 2 tane servis aracı da Çatalağaç Köyü halkından kişilerin. 45 kişi Doğankent’in diğer köy ve mahallelerinden istihdam edilmiş durumda ve sadece teknik ve idari kadroda yer alan 13 kişi ilçe dışından istihdam ediliyor. Çatalağaç köyünden 6 kişi de sondaj çalışmaları için taşeron firmada çalışıyor. Gıda ve temizlik alışverişi Çatalağaç köyü nüfusuna kayıtlı esnaftan yapılıyor. Ekmek, sahibi Söğütağzı köyü nüfusuna kayıtlı fırından, nalbur malzemeleri sahibi Güvenlik köyü nüfusuna kayıtlı esnaftan alınıyor. Akaryakıt, Doğankentli firmadan, tüpü hakeza yine Doğankent esnafından alınıyor. İlçe ekonomisine o kadar büyük katkısı olan bir istihdama yönelik yatırım ki dolaylı olarak da onlarca kişi istihdam edilmektedir.

EĞER DAHLİ VARSA GİRESUN VALİSİNE TEŞEKKÜR ETMELİSİNİZ!

Dolayısıyla yapılan haberlere bakılınca, eğer bu yatırımın ilçeye kazandırılmasında bir dahli varsa Giresun Valisi Enver Ünlü’yü suçlamak, zan altında bırakmak yerine ona teşekkür etmek gerekmez miydi? Doğduran farklı bağlantılar kurulmak suretiyle Giresun Valisi hedef alınmıştır? Bu madenler olmasa, barajlar olmasa, asfalt şantiyeleri, çimento fabrikaları olmasa hayatımız nasıl kolaylaşacak? Bunların mutlaka çevreye olumsuz etkileri olacaktır. Amaç bu olumsuzlukları kanunların belirlediği seviyelerde tutmak olmalı, yatırım yapanları ve teşvik edenleri suçlamak değil!

Amacınızın sonucu; derdine derman olamadığınız insanların ekmeğine mani olmamalıdır. İlçeye gelecek yatırımcıları kaçırarak, başkalarının da teşebbüs etmesine engel olmamalıdır.

BU ZAMANA KADAR NEREDEYDİNİZ?

Çatalağaç Köyü’nün o muhteşem şelalelerini de içine alan Harşit Tabiat Parkı çevresinde yapılan tahribatlara niçin sesiniz çıkmadı? Orada çevre ve doğa yok muydu? Endemik bitki türleri, canlı popülasyonları bulunmuyor muydu? Doğankent’in bacasız fabrikası olacak “Tabiat Parkı” olarak tescil edilmiş bir alanda yapılan yıkımları niçin görmezden geldiniz? Çünkü orada rant yoktu! Aynı yerde daha önce yapılan ve doğaya daha fazla tahribat veren maden çalışmalarına niçin ses çıkarmadınız? Çünkü firma arama faaliyetleri yapıyordu, işletme aşamasına geçmediği için orada da rant yoktu! Meseleniz sadece bu mu yoksa gerçekten çevre mi? Şayet çevre ise sadece bulanık derelerin görüntülerini paylaşmayın, çevre kirliliğini ve doğaya verilen tahribatları belgeleyin? Eskisi ile yenisini karşılaştırın! O dereler her zaman yağmur yağınca bulanık akar, içerisinde iş makinası çalışıyorsa zaten bulanık akacaktır. Bu yıllardır bu şekilde yeni olan bir şey değil.

AMAÇ ÜZÜM YEMEK DEĞİL BAĞCIYI DÖVMEK!

Bu internet sitesinde ilk olarak geçtiğimiz günlerde “Giresun Valisi Bizim Valimiz Mi?”  gibi ilginç bir başlıkla yer alan ve tamamen yanlış yönlendirme üzerine kurgulanmış bir haber yer aldı.

Haberin girişinden de anlaşılacağı üzere amacının üzüm yemek değil bağcıyı dövmek olduğu, belli bir kitleye veya oluşuma çıkar sağlamak gibi bir çaba içerisinde bulunduğu da açıkça belli oluyor.

Doğankent ve çevre köylerinin ekonomisi ile sosyal yaşantısına hiçbir etkisi ve katkısı olmayan bazı oluşumların, son yıllarda sanal ortamlarda boy göstermek suretiyle Doğankent ve çevresinin kaderine etki edecek girişimlerde bulundukları yıllardır gözlemlenmektedir. Bu girişimlerinin İlçeye veya bölgeye olumlu katkı sağlamak için değil tam tersi kendilerine sosyal statü sağlamamak ve bölge insanının düşüncelerini almadan onların yaşam alanlarına ‘sözde çevre ve doğa’ dostu söylemlerle etki etmeye çalışmak olduğu da açıkça görülmektedir.

Bu oluşumlar ve yönettikleri platformlarda da son günlerde yer almaya başlayan bu tür haberler bunu kanıtlar türdedir.

HABERCİLİK Mİ TETİKÇİLİK Mİ?

Doğankent ilçesi Çatalağaç Köyü sınırları içerisinde bulunan Keldaş Mevkiinde uzun yıllardır devam eden ve geçtiğimiz yıllarda faaliyetine ara verilen maden arama ve işletme faaliyetlerinin yeniden başlamasıyla ilgili haberler de bunun en bariz örneği olarak asıl amaçlarını ortaya koymaktadır.

Söz konusu mevkiide yıllardır kesilen ağaçları, açılan kilometrelerce yollar ve önceki maden firmalara tarafından yapılan arama çalışmaları sırasında çevreye verilen zararları hiç gündeme getirmeyen bu kişi ve gruplar birden bire “çevre dostu!” olarak gündem oluşturmak için algısal haberler ve sosyal medya paylaşımları yapmaya başladılar.   

Olayla hiç alakası bulunmayan kişi ve kurumları da bu bilinçsiz -eğer bilinçli olarak yapılıyorsa kirli- amaçlarına alet etme çabası içesine çekecek şekilde cüretkâr ve asılsız haber yapmaları ise ayrı bir mevzu.

Giresun Valisi Enver Ünlü’nün ilçe ziyaretleri kapsamında “Muhtarlarla Buluşma Toplantısı” için Doğankent ilçesine gerçekleştirdiği planlı ziyareti de sanki bir maden firmasının işlerini takip etmek için ilçeye gelmiş gibi göstermeye çalışmak “habercilik” olarak değil olsa olsa “tetikçilik” olarak adlandırılabilir.

TOPLANTIDA MADEN FİRMASINA YARDIMCI OLUN DENİLMEMİŞ!

“Giresun Valisi Bizim Valimiz Mi?”  başlıklı haberde yer alan iddiaların gerçeği yansıtmadığı da toplantıya katılanlar tarafından verilen bilgilerden anlaşılmaktadır. Giresun Valisi Enver Ünlü’nün haberde iddia edildiği gibi muhtarlar ve yerel yöneticilerden maden firmasına yardımcı olmaları ve zorluk çıkarmamaları gibi bir talebinin de bulunmadığı toplantıya katılanlar tarafından belirtildi.

Toplantı başlamadan önce İlçe Kaymakamı Cafer Ekinci ve Belediye Başkanı Rüşan Özden’in ilçe ile ilgili olarak Vali Ünlü’ye bilgi verirken, Çatalağaç Köyü sınırları içerisinde daha önce arama ve sondaj çalışmaları yapılan ve önceki maden firması tarafından üretime geçirilmeyen bir maden ocağının yeniden üretime geçirilmesi için Alagöz Madencilik adlı bir firmanın çalışmalara başladığını, ilçe ekonomisine büyük katkı ve istihdam sağlayacak firmanın bölge müdürlüğünü de Doğankent’e kurma girişiminin bulunduğu ancak yer bulunamadığını bildirmeleri üzerine Vali Ünlü’nün de söz konusu firmayı Iğdır’dan bildiğini, köklü bir firma olduğunu, faaliyet gösterdiği bölgelere katkısı olabilecek bir firma olduğunu, ülke ve ilçe ekonomisine ve istihdamına katkı sağlayabilmesi için gerekli kolaylığın yasal mevzuatlar çerçevesinde gösterilmesinin faydalı olacağını söylediği öğrenildi. Yani haberde iddia edildiği gibi muhtarlara hitaben veya yerel yöneticilere hitaben böyle bir çağrının yapılmadığı açıkça ifade edilmektedir.

AHLAKSIZCA BİR DAVRANIŞ!

Toplantıya katılan yerel yöneticiler ve muhtar, kamuoyuna servis edilen haberlerle ilgili olarak; toplantının muhtarlar ve yerel yöneticiler arasında yapılan halka kapalı bir toplantı olduğu, toplantı başlamadan önce üç yönetici arasında yapılan özel bir görüşmenin sanki toplantının gündeminin bir maden firmasına destek verilmesi gibi kamuoyuna aksettirilmesinin ahlaksızca bir davranış olduğu değerlendirilmesinde bulunuldu.

Resmi kurumlar tarafından verilen bilgilerde ise bölgede yapılan çalışmaların yasal mevzuatlar çerçevesinde sürdürüldüğü, çevre kirliğine sebep olacak, doğal yaşamın tahrip edilmesine yol açabilecek bir faaliyetin söz konusu olmadığı belirtildi.

MADEN FİRMASI İLE KARŞILIKLI ANLAYIŞ İÇERİSİNDE ÇALIŞMALARA DEVAM EDİLİYOR

Çatalağaç köylüleri ise köyün havasını soluyan, suyunu içen insanlar olarak maden firması ile karşılıklı anlayış içerisinde çalışmalara devam etikleri söylediler.

Köylerinden birçok kişiye istihdam sağlayan maden firmasına karşı olmadıklarını belirten köylüler; bu tür haberlerin ve paylaşımların yapılmasının sebebinin bazı kişi ve kendilerini stk olarak adlandıran grupların bireysel menfaatler peşinde veya kendilerinin söz sahibi olacağı bir şekilde maden firması yetkililerine veya kamu görevlilerine baskı oluşturma amacını taşıdığını düşündüklerini ifade etiler.

“ŞİMDİ NE HİKMETSE BUNLARI YAPAN KİŞİLER ÇEVRE DOSTU KESİLDİ”

Bazı köylüler de yaptıkları açıklamalarda, yapılan haberlerin Çatalağaç Köyü’nün doğasını, doğal yapısını veya çevre kirliliğini düşündükleri için değil kendi amaçları doğrultusunda belli statü veya menfaat temin edebilmek için bilinçli olarak yaptırıldığını belirterek “şayet amaç çevreyi düşünmek olsaydı bu güne kadar yapılan çalışmalara karşı gelinirdi, madene çıkana kadar yüzlerce ağaç kesildi, orman ve bitki örtüsü yenileme çalışmaları altında kesilerek satıldı kimse sesini çıkarmadı. Yıllarca burada maden arama çalışmaları yapıldı kimse çevre katliamı demedi. Her yıl zirai mücadele adı altında ot ilacı, böcek ilacı, zirai gübre atılırken yok olan canlı türlerini ve endemik bitki çeşitlerini kimse gündeme getirmedi ama şimdi ne hikmetse bunları yapan kişiler çevre dostu kesildi. Şu anda faaliyet gösteren maden ocağının yaptığı çalışmalar eski yolların iyileştirilmesi ve heyelanlar nedeniyle kapanan menfez, büz ve yolların yeniden açılması çalışması. Dereler bulanık akıyorsa zehirli atıklardan değil menfez ağızlarında yapılan temizlik çalışmalarından dolayı o şekilde. Yıllarca elimize geçeni attığımız derelerde ki benekli alabalığı yeni mi düşünmeye başladılar? Zehirli ilaç makinalarına suları bu derelerden doldurduğumuz, içini bu derelerde yıkadığımız zaman kimse niye çevre dostu olmadı? Köyün her tarafına planlı plansız yollar yapılırken kimse sesini çıkarmazken, bu güne kadar derelere tonlarca hafriyat dökülürken, yollara dökülen betonların ilaçlı mikser suları derelere karışırken, yaptırdığımız evlere beton getiren mikserler suyunu bu derelere akıtırken bu arkadaşlar neredeydi? Firma çalışmalarına başlayalı aylar oldu. Şimdi birden bire mi bu arkadaşlarda çevre bilinci oluştu da aylar önce çekilen görüntüleri paylaşarak kamuoyu oluşturmaya çalışılıyor?” ifadelerini kullandılar.