Bekir Alim’den Altyapı Açıklaması

İşin mahiyeti; Doğankent Belediyesi Kanalizasyon ve Yağmur Suyu Şebekesi Projesi ve Doğankent Belediye Hizmet Binası Yapımını kapsayacak şekilde, işveren sıfatıyla Aslancık Elektrik Üretim A.Ş ile yüklenici firma sıfatıyla Doğankentli işadamlarımızdan KSS Uluslararası Denetim Gözetim Teknik Hizmetler Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan Yapım Sözleşmesi uyarınca tesis edileceği bildirildi.

 

Verilen bilgilere göre; Kanalizasyon ve Yağmur Suyu ve Belediye Hizmet Binası yapım işinin ifası için tüm ödemeler Yapım Sözleşmesi hükümlerine göre Aslancık Elektrik Üretim A.Ş. tarafından karşılanacak olup bu bedelin Doğankent Belediyesinin 3 yıllık bütçesinden fazla bir miktara tekabül ettiği öğrenildi.

 

Doğankent ilçesinin altyapısı ve hizmet binasının yapım işinin kontrolü amacıyla oluşturulacak Kabul heyetine hem kendi bünyesinden teknik eleman görevlendirileceği, hem de Giresun Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü' nden yeterli sayıda eleman temin edileceği de verilen bilgiler arasında yer aldı.

 

Doğankent Belediyesi tarafından kanalizasyon ve yağmursuyu işi için yer teslimi yüklenici firma olan KSS Uluslararası Denetim Gözetim Teknik Hizmetler Tic. Ltd. Şti.’ne teslim edilerek geçtiğimiz günlerde çalışmalara başlandığı ifade edildi.

 

Çalışmalar sırasında; özellikle ilçenin Sadaklı Mahallesi’ne yapılmaya başlanan Biyolojik Arıtma Tesisi ile ilgili tartışmalar devam ederken olay, mahalle sakinlerinin ilk baştaki çevreye kötü koku yayacağı ile ilgili endişelerden uzaklaştırılarak tamamen farklı boyutlara çekilmeye başlanınca konu ile ilgili olarak editörlerimize açıklama yapan yüklenici firmanın sahibi Bekir Alim, bu işin kalitesinin ve garantisinin kendisi olduğunu ve yapılan işlerin başka belediyelerin alt yapı hizmetleri ile kıyaslandığında tartışılamayacak kadar kaliteli ve standartlara uygun olduğunu söyledi.

 

Alim, kendisinin de Doğankentli olduğuna dikkat çekerek “Biz yabancı müteahhitler gibi işi bitirip çekip gitmeyeceğiz, bu iş tamamlandıktan sonrada her zaman Doğankent’e gidip geleceğiz. Biz bu zamana kadar başımızı önümüze eğecek işin altına imzamızı atmadık. Geçmişten bugüne kadar bizim başımızı önümüze eğmeye çalışan insanların başı bizim önümüzde mahcubiyetten eğildi. Doğankent’in bir handikabı var, her ne hikmetse kendi içlerinden çıkan biri Doğankent’e hizmet amacıyla da olsa bir iş aldığından tepkiler çığ gibi büyüyor ve işi alanları tabiri caizse linç etmeye kalkıyorlar. Bu işi Doğankent’in bağrından çıkan kendi öz evlatları değil de, Doğankentli olmayan firmalar alsaydı bu kadar tepki olmayacaktı. Bizim yaptıklarımızı Devletin üst kademeleri ödüllendirirken kendi insanlarımızın karalaması üzücü bir durum.

 

Burada biz en kaliteli malzemelerle, projede İller Bankası’nın koyduğu standartlarında üzerinde malzeme kullanarak yapıyoruz. Bizim kullandığımız malzemelerin kalitesi zaten tartışılamaz çünkü hepsi TSE garantili ve tüm Doğankentlilerin gözleri önünde bu malzemeleri kullanmaktayız, gizli kapaklı bir işimiz yok.

 

Bizler kanalizasyon ve yağmur suyu borularını 5-10 bin nüfuslu bir yerleşim yerine göre değil, 50-100 bin nüfuslu yerleşim yerlerinde kullanılan ebatlarda döşüyoruz. Kaldı ki günlerdir tartışılan arıtma tesisinin çevreye koku yayacağı meselesi de tamamen bilgisizlikten kaynaklı, bu tarz bir yapısı olmayan emsalleri bile olamayacak olumsuz fosseptik çukuru tarzı arıtma tesisleri ile karıştırılmakta, karşılaştırılmaktadır. Biz koku olmayacağının garantisini veriyorsak en az olacak diye iddia edenler kadar eminizde konuşuyoruz. Biz, yaptığımız işi basitleştirmeye, halkın gözünde küçültmeye çalışanlardan daha fazla Doğankentliyiz ve Doğankente de onlardan çok fazla hizmet getirmiş insanlarız. Benim Doğankentte yaptığım işler belli, bu güne kadar kimse ne Doğankentte, nede başka bir yerde işimizle ilgili bir kusur bulamadılar. Sürekli iftira ve karalamalarla işimizi ve itibarımızı kaybetmemiz için uğraştılar ancak biz bunlara kulağımızı tıkadık ve işimize odaklandık.

 

Şimdi ise arıtma tesislerinin kokusundan vaz geçildi başlandı arıtma tesisinin yeri kimin? İzni var mı? Ağaçlar niye kesilmekte ? Kaldırımlar niye dar? Tamamen işi çarpıtmaya yönelik açıklamalarla karalamalara başlandı. Aslında ben mizacım gereği bu tür polemiklere girmek istemiyordum. Ancak son günlerde özellikle kaldırımların dar olduğu, kanalizasyon borularının küçük olduğu gibi söylentilerle halkın kafasında tereddütler oluşturulmaktadır.

 

Bugün başka belediyeleri de izleyin. Örneğin her gün binlerce insanın geçtiği Giresun merkezdeki Gazi Caddesi ve Debboy Mevkinde ki kaldırımlar Doğankent’teki kaldırımlardan daha mı geniş? Kaldırımlar amacına uygun kullanıldığı sürece standartlara uygun, zaten belirttiğim gibi altyapıda kullandığımız borular, projedekilerin neredeyse iki katı çapında. Yine kimsenin dikkatini çekmeyen Belediye Hizmet Binası’nda kullandığımız malzemeler ve işin kalitesi emsallerinin üzerindedir.

 

Biz bu işleri yaparken yıllardır el atılamayan ara sokaklara da el attık, insanlarımızın gönlünü alarak, onlara bu işin faydalarını anlatarak çözümsüzlüğe itilmiş bir sorunu da çözmeye,  Doğankent’i modern bir ilçeye çevirmeye çalışıyoruz.

 

Bizler Doğankent’te ilk defa iş yapmıyoruz. Bekir Alim’in ilçeye kazandırdığı hizmetler belli. İnsanlar bir işi eleştirirken her yönüyle ele almalı. Yapılan işlerde mutlaka çevreye azda olsa zarar verilme ihtimali her zaman vardır. Bunlar geçici rahatsızlıklardır. İş yapılıp tamamlandığı zaman bugün bizi eleştirenler, yerden yere vuranlar bu kaldırımlarda, sokaklarda gezerken, bizde buralarda gezeceğiz o zaman başlarını kaldırıp yüzümüze nasıl bakacaklar? Biz Doğankent’te yaptığımız işin kalitesiyle, doğruluğuyla ve getireceği fayda ile başımız önümüzde gezmeyeceğiz ama bizi eleştirenler nasıl davranır onu bilemiyorum.

 

Doğankentli bu ilçede çevreye zarar veren birçok işe yılarca sabretti. Aynı sabrı ve tahammülü bize de göstermeleri, kendi insanlarına da göstermeleri tek arzumuzdur. Çalışmalarımızdan dolayı kısa sürelide olsa çevreye verdiğimiz zarardan dolayı Doğankent halkından da özür dileriz. İş bittiğinde onlarda bu rahatsızlıklara değdiğini göreceklerdir.” Dedi.