SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

İşgal Yolları ve Kabaktepe

Yazının Giriş Tarihi: 26.06.2013 21:33
Yazının Güncellenme Tarihi: 26.06.2013 21:33
Birinci Dünya Savaşı nda İşgal edilen Doğu Anadolu nun yanı sıra Doğu Karadeniz i de etki alanı içine almak isteyen Ruslar Erzurum, Kop Geçidi ve Bayburt hattı ile birlikte diğer Erzurum, ispir Bayburt güzergahını da kullanarak Vavuk Dağı üzerinden Gümüşhane ye inmişlerdir. Ardından Rize den başlayarak Trabzon, Vakfıkebir, Beşikdüzü ve Görele limanlarına çıkarma yapıp Harşıt Çayının doğu yakasına kadar olan alanı işgal etmişlerdir.

Rusların Doğu Karadeniz de, Rize den itibaren başlattıkları işgal güzergâhları şuralardır:
1.Hat: Rize Limanı, Çoruh Nehri, Of Deresi, Çaykara, Sultan Murat, Bayburt, Vavuk dağı, Gümüşhane, Torul. Bu hat üzerinde, Çoruh Nehri nde Rus askerlerini karşılayan Türkler düşmana ancak bir ay karşı koyabilmişler ve ardından kontrollü bir şekilde geri çekilmek zorunda kalmışlardır.
2.Hat: Trabzon Limanı, Maçka, Hamsiköy, Zigana, Torul. Ruslar burada Gümüşhane den gelen bazı kuvvetleriyle birleşerek Demirkapı bölgesine yönelip, burayı işgal ederek Harıt üzerinden Kabaktepe ye ulaşmışlardır. Burada Doğankent Güvenlik Köyü nden Hasan Efe, Torul un işgali sırasında bölge gençlerinin anlamlı tepkisini şu şekilde anlatmaktadır. Rusların Torul u işgal etmeye başladığı sırada Turul lu bir grup gönüllü genç Askerlik Şubesi ne giderek, biz silah tedarik ettik Ruslara karşı savaşacağız mermi istiyoruz diye istekte bulunurlar. Şube başkanı gençlere, beş on kişilik bir ekiple düşmanla savaş olmaz gidin bölgede örgütlenip gelin diye öneride bulunur ancak geçleri ikna edemez. İstedikleri mermileri alan gençler düşmanın üzerine gider ancak kendilerinden bir daha haber alınamaz.
3.Hat: Vakfıkebir (Büyük Liman), Fol Deresi, Tonya, Erikbeli, Süme, Özkürtün.
4.Hat: Beşikdüzü Limanı, Şalpazarı, Geyikli, Erikbeli. Düşmanın geldiği bu hat Erikbeli nde Vakfıkebir den çıkan birliklerle buluşarak Süme, Özkürtün istikametine beraber ilerlemişlerdir. Buradan Harşıt Çayı nı karşıya geçen düşman kuvveti, Torul yönünden gelen kuvvetleri gibi Harıt bölgesine ilerleyerek Çayırçukur dan Kabaktepe ye ulaşmışlardır.
5.Hat: Görele Limanı, Çanakcı, Dergözü ve Keldaş Geçidi. Keldaş da da iki kola ayrılan Rus birliklerinin birinci kolu, 1914 Ekim ayında Keldaş tan Şadı ya inerek Harşıt a kadar olan alanı işgal etmiştir. Diğer kol ise Keldaş dan Tohtamur a dönerek Şıhlı dan Uluköy e geçip buraları kontrol altına almakla kalmayıp Örümcek Ormanı ndan Çıkrıkdüzü ne çıkmak istemiş ancak Kurtalan Savunma Birliği ni aşamayınca Çayırçukur tarafına yönelerek Kabaktepe ye ulaşmıştır.
6.Hat: Görele Limanı, Sığırlık, Çatak ve Harşıt. Bu hattan bölgeye gelen düşman birlikleri de Harşıt Manastır Bükü nü işgal ederek, sahile kadar olan bölgeyi denetimleri altına almışlardır.
Görüldüğü gibi Düşman altı koldan Harşıt Çayı nın doğu yakasını işgal etmiş, batıya geçmek için ise Kabaktepe yi hedef almıştır. Neden Kabaktepe: Çünkü bölgede varlıklarını sürdürebilmek için mutlaka kontrol altında tutmaları gereken bir yerdir. Buradan, Güvende Kazıkbeli, Güvende Kavraz ve Karavacuk katırcı yolları kontrol altına alınarak, Türklerin Giresun Alucra ile Yağlıdere, Espiye ve Tirebolu yönünden aldığı tüm yardımlar engellenecektir. Bunun yanı sıra Harşıt Vadisi nin güneybatı yakasının işgali kolaylaşacaktır. Kısaca Güvende kapısı Türklere kapatılacaktır. Bütün bu gelişmelerin farkında olan Türkler, Kabaktepe nin hemen önünde bulunan Güvende den itibaren yaylalarda boş alan bırakmayarak mevzilenip, bölgenin kontrolünü düşmana kaptırmamıştır.

Düşmana karşı Kabaktepe nin önüne kurulan, ulaşabildiğimiz savunma ve destek birlikleri şunlardır,
1-Güvende Öncü Birliği Karakolu
2-Fındıcak Tepesi Savunma Birliği (Elceğiz Köyü başında)
3-Kurtalan Savunma Birliği (Halil bey - Çıkrıkdüzü Yaylası nda)
4-Kurban Tepesi Savunma Birliği (Masur Yaylası başında)
5-Çatakçayır Karargah Birliği (Çatakçayır Yaylası nda)
6-Yonuz Tepesi Savunma Birliği (Alacainek Yaylası başında)
7-Depealan Komuta Merkez Karakolu (Pirevelet Şadı Yaylası nda)
8-Kuruobuz Tepesi Savunma Birliği (Yemişen Yaylası başında)
9-Turna Tepesi Savunma Birliği (Camış Çorağı nda)
10-Asarkaya Savunma Birliği (Kavraz da)
11-Abadan Karargah Birliği (Abadan Yaylası nda)
12-Yaşmaklı Alay Komutanlığı (Ağaç başında)
13-Öküzçekeceği Karargah Birliği (Çamuralanı altında)
Burada adı geçen Kuruobuz ve Turna Tepesi Birlikleri Alay seviyesinde olup savunma birliklerinin manevra alanlarını planlamaktadırlar. Ayrıca bu birliklere, Ağaçbaşı mevkiinde bulunan Yaşmaklı Alay Komutanlığı da destek vermiştir. Depealan Komuta Merkez Karakolu ise istihbarat çalışmalarını yürütmüş, bölgede bulunan tüm askeri birlikler silah, mühimmat ve iaşe ihtiyaçlarını
Çamuralanı altında Ayıt yolu üzerinde bulunan Öküzçekeceği Karargâh Birliği nden sağlamışlardır. Bu arada, Güvende ile Kazıkbeli arasında bulunan birliklerin isimlerine ulaşamadık ancak Aralıcak yaylasına doğru, tepelerin eteklerinde bulunan ormanlar askerlerimiz tarafından görüş mesafelerinin açık tutulması ve kış mevsiminde ısınmak maksadıyla yakılmıştır. Bu çetin süreçte kadınlarımız, coluk çocuk demeden Espiye ile Tirebolu dan aldıkları tüm askeri malzemeleri günü birlik Tirebolu İnköyü, Aslancıkbaşı (Atos), Güce ve Eymür başından Kavraz üzerinde bulunan Öküzçekeceği Karargah Birliği ne sırtlarıyla ve katırlarla taşımışlardır.

Gümüşhane Kürtün ilçesinde ikamet eden Ayhan Olgun un ifadesine göre, Gönüllü birlik komutanı Mehmet Yüzbaşı Kabaktepe ile ilgili istihbarat çalışmaları sırasında, Yukarı Uluköy den Güvende de yaylacılık yapan Ayşe nine ile şu söyleşiyi yapmıştır.
Mehmet Yüzbaşı: Nene köye gitmiyor musun.
Ayşe nine: gideceğim uşağım hele bi kar düşsün.
Mehmet Yüzbaşı: Nene şu karşıki Kabaktepe den haberin varmı.
Ayşe nine: Ah paşam ben oraya arada bir süt götürüp veriyorum, onlar da karşılığında bana ekmek ile çocuklara dağıt diye şeker veriyorlar.
Mehmet Yüzbaşı: Peki orada ne var, neler gördün.
Ayşe nine: Annak tepede (Kabaktepe nin en yüksek noktası) üç boru var, birini dönderip duruyorlar.
Mehmet Yüzbaşı: Buralara kar düşmesini bekleme, zaten çevrede pek kimselerde kalmamış biran önce köyüne dön, o gördüklerinde düşman ha der ve gönüllü askerleriyle oradan ayrılır.
Mehmet Yüzbaşı bu konuşmayla birlikte düşmanın elindeki silahları öğrenmiştir. Bayanın boru diye ifade ettiği şeyler aslında makineli tüfek ile havan silahıdır. Dönderip durdukları boru ise gözetleme türbünüdür. Bunların dışında düşman Kabaktepe nin etrafını dikenli tellerle çevirerek üzerlerine, temas halinde ses çıkarması için zil ve keleklerden oluşan ses düzenekleri bağlamışlardır.
Türk askerleri düşmanın Kabaktepe den atılması için tüm savaş hazırlıklarını yapar ve 1918 Şubat ayı başında Güvende de bulunan öncü birliğine takviye sağlayarak Rus askerlerinin kutsal (şarap bayramı) günleri nedeniyle eğlence tertipleyecekleri 8-9 Şubat gecelerini beklemeye koyulurlar. Beklenen gün gelir ve Mehmet Yüzbaşı, gönüllü askerleri ile 8 Şubat gecesi karanlıktan ve dumanlı havadan yararlanarak Kabaktepe ye ulaşıp, yedi kat örülmüş olan dikenli telleri kesip zil ve keleklerden kurulu ses düzeneklerini kontrollü bir şekilde kaldırıp baskını gerçekleştirir. Aynı anda Kurtalan Savunma Birliği nden gelen isimsiz kahramanlar da içeri girerek düşmanın silah deposuyla birlikte yok olurlar. Baskın amacına ulaşmıştır ancak Mehmet Yüzbaşı gönüllü askerleriyle birlikte düşman birliğinin içinde ilerlerken, Ruslara muhbirlik yapan topal bir ermeni tarafından tuzağa düşürülerek şehit edilirler. Askerlerimizin naaşları savaş bittikten sonra bulundukları yerden alınarak biraz daha yukarıya, bugünkü yere defnedilirler. Gelişmeleri Güvende den takip eden takviye birlikler 9 Şubat ta, sabah namazı vakti harekete geçerek Mehmet Yüzbaşı ve gönüllülerinin temizlediği alandan içeri girerek, göğüs göğse yapılan çetin çarpışmalar sonucu Kabaktepe yi ele geçirirler. Arkadan gelen takviye birlikler ve gönüllü sivil halkla ilerlemeye başlayan Türkler, Gündoğdu Köyü Deresi ne doğru da aynı şiddette çarpışmayı sürdürürler. Bu sebeple Gündoğdu Deresi bir hafta boyunca kan akmıştır. Bu çetin muharebede üstünlüğü ele geçiren askerlerimiz 10 Şubat ta Manastır, 12 Şubat ta Demirkapı yı geri alır. Büyük zayiat vererek geri çekilen Ruslar 13 Şubat ta Torul, 15 Şubat ta Gümüşhane yi terk etmek zorunda kalırlar ve 18 Şubat 1918 tarihinde Vavuk Dağı ndan geldikleri gibi giderler.

Ordu, Giresun ve Trabzon hattını tutan Hacı Hamdi Paşa ya bağlı birliklerden, bu stratejik savaşta kendilerini vatan için feda edip tarihe Kabaktepe Şehitleri olarak geçen gönüllü kahramanlarımız şunlardır:
1-11. Kolordu 102. Alay 2. Bölük Komutan vekili Mehmet Yüzbaşı. Kastamonu Tosya 1880 doğumlu.
2-88.Tabur 2.Bölük Piyade Er Hüseyin Muhacirkorucuoğulları, 1891 İznik doğumlu.
3-Piyade Er Esat Uzunömeroğulları, 1890 Tokat Reşadiye İlçesi, Çakırlı köyü doğumlu.
4-102. Kafkas Taburu 2. Bölük Takım Zabiti Osman Nuri Piyade teğmen, 1886 İçel Silifke doğumlu.
5-11. Kafkas Hücum Bölüğü Takım Zabiti Piyade Teğmen Ziya, 1886 Artvin Yusufeli doğumlu.
Diğer iki şehidimizin kimlikleri tespit edilememiştir.
Kabaktepe Şehitliği, Harşıt Çayı nın güneybatı yakasında, vadi boylarının yaylalara ulaştığı yerdedir. 1985 yılında yöre halkının katkılarıyla yapılmış olup 2007 yılında restore edilerek mescit ilave edilmiştir. Rakımı 2308 m olan Kabaktepe, Güvende nin 2 km doğusunda yer almaktadır. Gümüşhane Kürtün ilçesine Çayırçukur üzerinden 28 km. Giresun Doğankent ilçesine 53 km mesafededir.
Harşıt Vadisi baştan sona adeta Çanakkale gibidir. Dağında, deresinde, yamaçlarında ve yaylalarında binlerce şehit ve düşman askeri yatmaktadır.
Bugün soykırımdan dem vuran Ermeniler, o günlerde birçok insanımızı katletmiş ve zarar veremediği insanlarımızı da çete üyeleri diye Rus askerlerine toplatıp başta Şadı, Törnük, Şıhlı ve Uluköy olmak üzere daha birçok köyden halkı Kabaktepe ve Kütüklüyurt ta kurşuna dizdirtmiştir. Sözünü ettiğimiz yerler bugün hala mevcut olup alan çalışması yapılarak o günlerde düşmanın bölgede acımasızca yapmış olduğu katliamları gün yüzüne çıkarmak mümkündür.
Ruhları şad olsun. 29.06.2013

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    Doğankent Gazetesi, Harşit Vadisi'nin Sesi
    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.