Giresun, Gümüşhane ve Trabzon üçgeninde, diğer bir ifade ile üç arada bir derede olan Harşıt, bu şehir merkezlerine yaklaşık kuş bakışı aynı mesafededir. Kendisini yeterince tanıtıp geliştirdiği söylenemez. Bugün mevcut nüfusunun üç katından fazlası gurbette yaşamaktadır. Cumhuriyetle birlikte önce Gümüşhane iline bağlı bir nahiye statüsünde iken ilerleyen yıllarda Giresun’a bağlanmış, sonra ilçe konumuna yükselmiştir. Harşıt’ın Giresun iline bağlanmasına, Şadı Karyesi’nden merhum ağır ceza reisi Hafız Seyit Yahya Güvendi’nin önemli katkıları olmuştur.
Karadeniz’i Orta ve Doğu Anadolu’ya bağlayan Harşıt’ın yararlandırıldığı tek yenilik, adının Doğankent yapılması olmuştur. Oysa bölge halkı, yenilenen bu ifadenin yerine tekrar Harşıt isimlerinin iadesini dillendirmektedir. Doğankent ilçesi öteden beri il merkezinden yeterli maddi ve manevi desteği alamamıştır. Giresunlu siyasetçilerimiz, ilin mevcut sorunlarını takip edemedikleri gibi birçok projelerin başka alanlara kaymasına sebep olmuşlardır. Bunlara örnek olarak; hava alanının daha uzağa gitmesini, Giresun Limanı’nın işlevini yitirmesini ve Giresun’u Anadolu’ya bağlama projelerinden Eğribel Tüneli ile Harşıt Vadisi Tren Yolu’nun buharlaşmak üzere olmasını gösterebiliriz. Bu örnekleri çoğaltmak mümkündür. Harşıt Vadisi’nin kalkınmasına önemli ölçüde katkı sağlaması beklenen tren yolunun belirsizliğini koruması doğal olarak Harşıt Vadisi’ndeki halkı endişeye sevk etmiştir. Siyasetçilerimiz bu bölge için bir çaba göstermedikleri gibi, bu konu ilgi alanlarına dahi girmemiştir. Bu sebeple Tirebolu ilçemizin tren yolu gayretleri de yetersiz kalmaktadır.
Harşıt Vadisi’ndeki yerleşim yerlerini tek tek ele almak yerine bir bütün olarak incelemek daha isabetli olur. Tarihte birden fazla göç hareketlerine rastladığımız vadide en büyük yer değişiklikleri 1. Dünya Savaşı’nda Rusların bölgeyi işgal etmesi sırasında yaşanmıştır. Cumhuriyetle birlikte tekrar toparlanma sürecine giren vadi, ülkemizin 1980’lerden itibaren sanayileşme sürecine girmesiyle beraber adeta büyük illere taşınmıştır. Bugün ilçe nüfusumuzun gurbette daha fazla olmasının başlıca sebebi budur.
Doğankent bölge açısından stratejik bir noktada olmasına rağmen bu avantajını değerlendirememiştir. Yayla zengini olup Ağaçbaşı Yayla Şenliği’ni hayata geçirememiştir. Yeterince orman, su ve tarım ürünlerinden yararlanamamıştır. Harşıt süratle emekli insanların yaşadığı bir yer konumuna gelmektedir. Elbette çözüm yolları mevcuttur. Siyasi ayrım gözetmeden, Doğankent’ten başlayarak gurbetteki insanlarımızı da içine alan yeni bir örgütlenmeye gidilmelidir. Çevremizdeki birçok ilçe merkezleriyle kalıcı ilişkiler kurulmalıdır. Aslancık Barajı için oluşturulan Doğankent Göleti değerlendirilmelidir. Su ürün ve sporlarına ağırlık verilerek, tarım ve orman ürünlerinin sergilendiği stantlar oluşturulmalıdır. Ağaçbaşı Yayla Şenliği markalaştırılmalıdır. Bölgenin kalkınmasına en büyük katkı sağlaması beklenen tren yolu projesi unutulmamalı ve unutturulmamalıdır.