SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

RAMAZAN YEMEME AYIDIR

Yazının Giriş Tarihi: 14.06.2015 20:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 14.06.2015 20:05

Ramazan ayı yaklaşıyor.18 Haziran Perşembe günü ilk oruçlarımızı tutacağız. Ramazan ayına her ne kadar “on bir ayın sultanı” desek de neden sultan olduğu hususunda söyleyecek pek sözümüz de yoktur. Zira Ramazan ayı toplumda nerdeyse kültürel faaliyetler ayı, festival ayı gibi idrak ediliyor.

Tam bu noktada şunu belirtelim. Her sene olduğu gibi Ramazan öncesi basın yayın vasıtalarında Ramazanla alakalı haberlere baktığımızda nerdeyse tamamında ortak nokta yeme-içme merkezli haberlerin olmasıdır.Mesela şöyle deniliyor: Ramazan yaklaşıyor.Çarşı-Pazar hareketlendi.Pide fiyatları ne olacak, pastırma zamlanacak mı..vs. Habere bakan bir gayri Müslim bundan ne çıkarır dersiniz? Bence şöyle düşünür: Demek ki Müslümanların bu önem verdikleri Ramazan ayı yeme- içme ayı, yeme içme festivali oluyor.

Bu tezimizi doğrulayan diğer bir delilimiz de Ramazan öncesi Ramazana hazırlık babından yapılanlar. Yufkalar, börekler..vs. Görülüyor ki Ramazan hazırlığımız hep mide merkezli.Halbuki Ramazan yeme ayı değil yememe ayıdır..Yine Ramazan boyunca iftar sofralarımız her zamankinden daha zengin donatılmış durumda.Öğlende yenilmeyen yemeklerin iftarda kazası yapılıyor sanki.Bir çok insan Ramazanda kilo almaktan şikayetçi. Tabi şikayetçi olur.İftarda tıka basa mideyi dolduruyor, orucu uykuya tutturuyor.Sonra da kilodan şikayetçi oluyor.

Halbuki Ramazanın ruhuna uygun bir ramazan idrak edilseydi bunların hiç birisi olmayacaktı.

Peki olması gereken ne? Yani Ramazana nasıl hazırlanılmalı ve Ramazan nasıl yaşanmalı sorusuna cevaplar arayalım. Her şeyden önce ilk müracaat Kur’an olacaktır.

BİR: Ramazan Kur’an ayıdır. Kur’an bu ayda inmeye başladı.(Bkz. Bakara 2/185, Kadir97/1)Dolayısıyla Efendimiz’e Risalet görevi bu ayda tevdi edildi. On bir ayın sultanı olması da bu yüzdendir. Öyleyse Kur’an merkezli bir hazırlık ve Kur’an merkezli bir Ramazan yaşanmalıdır. Zaten Allah’ın FARZ olan orucu bu aya yazmasının hikmetlerinden birisi de bu olsa gerek.Yani Allah Kur’an’ın doğduğu ayı komple bize oruç ile kutlatıyor.Bu ay Kur’an ayı olduğuna göre bu ayda Kur’an’la arkadaşlığımız gözden geçirilmeli.Bir Kur’an okuma programı yapılmalı.Buradan sadece MUKABELE anlaşılmasın.Ben 2 senedir Ramazanda mukabele okumuyorum peki ne mi yapıyorum.? Her Ramazanda bir veya iki sure seçip o sureyi okuyorum bir ay boyunca.Mesela geçen sene Mü’minun suresini okumuştum. Buradaki okumanın tefsirlerden genişçe anlayarak okuma olduğunu da hatırlatalım.Hocam bir ay boyunca sadece bir sure mi okudunuz, az değil mi diyenlere Kur’an’ın piri sahabeden İbn Mesud(ra)’un Bakara suresini 8 senede okuduğunu hatırlatalım.

İKİ: Ramazan bir okuldur. Bu ayda kişi birçok dersleri alır ve ömrüne tatbik eder. Az yemeyi öğrenir, açın halinden anlamayı öğrenir,sabrı öğrenir,fakir fukarayı daha iyi anlar,nefsinin arzularını frenlemesini öğrenir.Kısacası ruh ve beden eğitimi bir arada verilir bu okulda.Böylece kişi Şevval ayına madden ve manen yenilenmiş olarak çıkar.

ÜÇ: Ramazan, bedenimizin yıllık bakımı ayıdır.11 ay boyunca yorulan midemiz yıllık bakıma alınmış oluyor. Vücudun bozulan dengesini yeni bir ayar çekme için iyi bir fırsattır bu ay.

İşte Ramazan ayına bu gözle bakmak lazım ve bu şekilde idrak etmek lazım.

14.06.2015

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    Doğankent Gazetesi, Harşit Vadisi'nin Sesi
    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.