Eş durumundan tayin olur da eş durumundan cennet  olmaz mı? Tabi ki olmaz. Ama görünen o ki din adına ortaya çıkıp ahkam  kesen birileri cenneti kendi adamlarına parsellemişler!  Öyle bir hava estiriyorlar ki cennete gitmek için mutlaka birilerinden referanslı olacaksın!

“Bizim takımdan isen cennettesin” demiyorlar mı? Buna göre sizin takımdan değilsek yandık! Sizin takımdan olmak zorunda mıyız? Değiliz.

Adamlar o kadar tozutmuşlar ki cennete bile el koymuşlar sanki! Melekleri bile kontrolleri altına almışlar! Güya melekler falan takımdansan sorgusuz direkt cennete geç diyeceklermiş!

İşin garib tarafı da, bütün bu zırva söylemlere inanan ve koyun gibi dinleyip hiç itiraz etmeyen bir sürü insan var. Birazcık düşünse, azıcık Kur’an’dan ve sünnetten haberi olsa  bunlara inanabilir mi? Hayır. Düşünmüyor, aklını kullanmıyor? Bakın Kur’an aklını kullanmayanlar için ne diyor:

“…Ve O aklını kullanmayanları pisliğe mahkun eder!”(Yunus10/100)

Din adına sunum yapanlar Kur’an penceresinden bakıp ona göre konuşmak zorunda. Peygamber dahi kendine yarın ne yapılacağını bilmiyor(Ahkaf46/ 9) ama bizimki tüm taraftarlarını sırattan cennete postalıyor! Ya ilk o yuvarlanırsa cehenneme! Nerden belli cennete gideceği ki başkasını cennete gönderiyor. Hem bu yetkiyi kimden almış?

İşte Ahkaf suresi 9. Ayeti: “De ki: "Ben peygamberlerin ilki değilim; kendime de size de ne yapılacağını asla bilmiyorum; ben sadece (vahyi) olduğu gibi beyan eden bir uyarıcıyım."

Bir Müslüman Allah Rasülü(sav)’nün kızı Fatıma’ya yaptığı şu uyarıyı bilse bu şarlatanlara inanır mı? İnanmaz. Bakın ne diyor Allah Rasulü: (iki kaynakta şöyle geçiyor)

-Ey kızım Fatıma! Nefsini Allah’tan satın almaya bak. Vallahi ben Allah katında senin için de bir şey yapamam.(Buhari,Vesaya 11) "Ey kızım Fatıma!, Babam Peygamber diye güvenme Rabbine karşı kulluk vazifeni yap, Eğer Allah'tan nefsini satın alamazsan vallahi ben bile senin namına hiçbir şey yapamam..." (Müslim, İman,89, Hadis no:351)

Bunu duyan ve bu şuurda olan Hz. Fatıma ile diğer Ehl-i Beyt ve sahabiler ibadetler ve kulluk noktasında birilerine güvenerek tembellik etmediler. Mesela Hz. Aişe validemiz Hz. Peygamber’in eşi olmasında dolayı sorgusuz cennete gitmeyecek. O hiçbir zaman bunu da düşünmedi. Yani Hz. Aişe eş durumundan cennet hayal etmedi. Tam tersi ümmete örnek olmaları sebebiyle(Bkz Ahzab33/32) dini yaşama noktasında çok daha dikkatli oldular.

Cennete birilerinin torpili ile değil iman ve Salih amellerle gidilir. Bu hususta onlarca ayet var.Biz burada bir tanesiyle yetinelim.

“İman edip iyi davranışlarda bulunanlara gelince, onlar için makam olarak Firdevs cennetleri vardır.”(Kehf18/107)