Hızlı nüfus artışı sonucunda oluşan atık sular doğanın özümleyebileceği miktarı aşmış ve alıcı ortamları kirlenme tehlikesi ile karşı karşıya bırakmıştır. Doğadaki ekolojik dengeyi olumsuz yönde etkileyebilecek ve diğer faydalı kullanımlarını engelleyecek bu durumun önüne geçebilmek için atık suları uzaklaştırmadan önce arıtma zorunluluğu doğmuştur, bu sebeple Giresun da da bazı belediyeler bu konuda ciddi çalışmalar başlatmış lakin halk bu tesislere direnç göstermiş, tesis sonrasında meydana gelebilecek olumsuz geri dönüşlere karşın ciddi tepkiler oluşturmuşlardır.

 

Doğankent’te yapımı başlatılan Arıtma tesisine de böylesi bir direnç oluşmuş, halktan ciddi tepkiler gelmeye başlamıştır. Nedir bu durum diye sorguladığımda Doğankent Belediyesinin İmam Hatip Lisesinin kenarında bulunan öğrenci yurduna paralel bir alana Arıtma Tesisi yapacağı, insanların yapılacak bu tesis için uygun görülen alanla ilgili kaygılar oluşturduğunu, tesisin yapımının sonrasında oluşabilecek muhtemel olumsuzluklardan halkın rahatsızlık duyduğunu gördüm. İnsanlar yarın bu tesisin tamamlanmasıyla mevcut mevkide kötü kokuların oluşacağını ve bu mevkiinin yerleşim konusunda tercih edilmeyen hatta ileriki süreçte göç veren bir mevki olacağının endişeni taşımaktaydılar, bu durumu Doğankent Belediye Başkanı Nazmiye Kabadayı ile konuştuğumda Nazmiye hanım endişelerin yersiz olduğunu, bu kararın alınmasında kendi tasarruflarının olmadığını, Çevre Bakanlığından gelen yetkililerle yapılan çalışmalar sonucunda mevcut yerde tesis çalışması yapılması için karar alındığını belirtti.

 

Bilindiği üzere daha önceden Doğankent Hidroelektrik santrallerinin bulunduğu lojmanların önüne bir Arıtma tesisi yapılmış ve bu depodaki bazı teknik hatalardan dolayı o mevkideki mesken sahiplerinden kötü koku nedeniyle ciddi şikayetler olmuştu, aslında insanları bu konuda tedirgin eden şey önlerindeki bu olumsuz örnekti, Başkan Kabadayı endişelerin yersiz olduğunu, santral mevkiindeki tesisin eski olduğu, tesisin hava alması için oluşturulan bacanın normal standardın altında olmasının ve tesis yapılırken rüzgarın yönünün hesaplanmaması sonucunda rüzgarın binalara doğru esmesiyle bu olumsuzlukların oluştuğunu belirtti, yapılması planlanan tesisin yeni nesil bir Biyolojik Arıtma tesisi olacağını belirten Kabadayı koku sorunu olmayacağını bunun içinde daha önce yaşanan tüm olumsuzlukların tecrübe olarak kaydedildiğini ve bu tür hataların yapılması düşünülen ve kazısına başlanmış olan tesiste olmaması için azami ihtimam ve dikkatin oluşturulacağını söyleyerek bölgenin herhangi bir rahatsızlık yaşamayacağını tekrarladı.

 

Nazmiye Kabadayı konuşmasına; Bu arıtma tesisi için sanmayın ki başka alternatifler aramadık lakin yaptığımız fizibilite çalışmaları sonucunda en uygun yerin şu anda kazısını yaptığımız yer olduğu iller bankasından onaylanarak bizlere sunuldu ve bizlerde bu projeye dahil hareket ederek sevgili Doğankentlilere yeni nesil bir Biyolojik Paket Arıtma Tesisi oluşturmaya çalışıyoruz dedi, karayollarına ait bu arazinin büyüklük bakımından tamda belirtilen tesise uygun olduğunu belirten Kabadayı süreci şöyle özetledi; Bakın biz öncesinde Baraj gölünün içerisinden geçerek baraj gövdesinin mansabında arıtma yapılmasını düşündük, bu çalışmayı projelendirerek incelenmek üzere İller Bankası Bölge Müdürlüğüne resmi yazıyla gönderildi İller Bankasından gelen yetkililer projeyi inceleyip arazide değerlendirmeyi yaptıktan sonra kanalizasyon ve Arıtma sisteminin baraj gölü içerisinde kurulmasının sakıncalı olacağına, ilerleyen süreçte bu durumun ciddi tehlikeler oluşturabileceği düşüncesinin belirdiğini söyleyerek projeyi onaylamadan geriye iade ettiler, bu gelişme üzerine baraj içerisine yapılması düşünülen bu projeden vazgeçildi, sonrasında ikinci öneri olarak Tünel açılarak kanalizasyon sisteminin 700 m tünel ile Güdül deresinin kenarına getirilmesi ve orada arıtma yapılarak güdül deresine deşarj yapılması düşünüldü. Bu çalışma da projelendirilerek yetkililere teslim edildi ama bu projede de tünel içerisinde kanalizasyon sisteminde 50 m aralıklarla baca yapılması gündeme geldi, bacalardan çıkacak gaz nedeniyle tünelli sistemde uygun bulunmadı ve bu sistemden de vazgeçilmek zorunda kalındı. Bunun üzerine bu sefer Mevcut Devlet Karayolunun Kenarından Kanalizasyon Hattının Geçirilmesi düşünüldü bu duruma da Türkiye Cumhuriyeti Karayolları Genel Müdürlüğü şiddetle karşı çıktı ve en sonunda Doğankentin atık suları toplanarak Doğankentin çıkışına doğru gelinebilecek en uç kısma getirilip bu bölgede Biyolojik Paket Arıtma tesisi yapılması planlandı. Bu çalışma İller Bankası projelendirme kriterlerine göre hazırlanarak projelendirildi ve projeler İller Bankasına incelenmeleri için gönderdi. İller Bankası teknik elemanlarınca projeler incelenip yapılmasının uygun olduğu resmi yazı ile Belediyemize bildirildi. Bunun üzerine Belediyemizce projenin yapılabilmesi için gerekli olan maddi kaynak Doğankent sınırları içerisinde HES yapan şirketten hibe olarak sağlanarak mevcut projenin yapımına başlandı. Projenin arıtması evsel atıkların arıtması olarak uygulanan yeni nesil en son teknoloji ürünü olan Biyolojik Paket Arıtma olarak tanımlanmaktadır ve bu durumun çevreye zerre bir zararı olmayacağı üreteci firma tarafından bizlere garanti edildi, içerisinde çift motor bulunmaktadır, ola ki biri devre dışı kalırsa diğeri devreye girmektedir ayrıca elektrik kesildiğinde de devreye jenaratör girmektedir yani anlayacağınız öyle söylendiği gibi bir koku tehlikesi bulunmamaktadır, evet sistem içinde nefes alması için bir baca bulunmakta lakin bu bacadan koku sızması mümkün olmamaktadır, çünkü bu baca metan gazının transferi için bir nefes borusu olarak ifade edilmektedir, bunun için tüm hesaplamalar tüm ciddiyetiyle yapılmış ve uygulamaya konulmuştur. o mevkide bulunan meskenler sıkıntı yaşamayacaklardır, tekrarlıyorum bu konuda Doğankent rahat olsun, sıkıntı olmayacaktır şeklinde konuştu.

 

Umarım bir nebze bilgi kirliliğinden sizi kurtarmış, kafanızdaki soru işaretlerini kaldırabilmiş, birinci derecede muhatap olan Doğankent Belediye Başkanı Nazmiye Kabadayı nın söyledikleriyle sizleri bilgilendirebilmişizdir. Haftaya bir başka yazıda buluşmak üzere, bu haftalık hoşça kalın…