Başkan Özden “Niçin EVET Demeliyiz?”

Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
https://www.dogankentgazetesi.com
Günlerdir, teşkilat üyeleriyle birlikte köy, köy, mahalle mahalle, ev ev, kapı kapı gezerek Yeni Anayasa Paketini vatandaşlara anlatmaya çalışan Doğankent’in başarılı ve çalışkan ilçe başkanı Özden yaptığı açıklamada; İstikrar için “EVET” denilmesi gerektiğini söyleyerek “Yeni sistemle kalıcı istikrara kurumsal garanti verilecek. Son 15 yılda ülkede istikrar sağlandı ama bu kalıcı değil, bu partiye ve kişiye bağlı bir istikrardı. Yeni sistemle bunu garanti altına alıyoruz, kalıcı hale getiriyoruz. Halkımız buna 'evet' diyecektir” dedi. Ülkeyi yönetenlerin, etkili bir idare sistemine kavuşması gerektiğine dikkat çeken Özden “Vatandaş hızlı işleyen bir idareye, bürokrasiye 'evet' diyecek. Daha az bürokrasi, daha hızlı büyümeye 'evet' diyecek. Kararnamelerle hızlı düzenleme imkânı olacak. Vesayete sistemine son verilerek, bunun tasfiye süreci tamamlanacak. Meclis'in doğrudan belirlenmesi ile milli irade güç kazanacak. Cumhurbaşkanlığı milletin makamı olarak tescillenmiş olacak. Vatandaş yüzde 69'la ‘Ben seçeceğim Cumhurbaşkanımı’ dedi ama bazı unsurları eksik kaldı. Eksik unsurları tamamlayarak bu süreci bitirmiş olacağız. ‘EVET’ diyerek güçlü yasama ve yürütme ile güçlü icraatlar yapma imkanı doğacak. Güçlü icraat ise ekonomide olduğu gibi güvenlik politikalarında da hız katacak, güç katacak. Terörle mücadeleye v e huzura güç verecek. Kurumsal yenilenmeyle bu sürece katkıda bulunacak. Refah seviyesi daha da yükselecek. Bu sistem iddia edilenin aksine Meclisimizin ve milletvekillerimizin güç kazandığı bir sistem olacak. Yasama yetkisi artık Meclis'te olacak. Hükümetler tasarı gönderemeyecek. Kanunlarla ilgili her şey Meclis kontrolünde olacak. Meclis ilk defa HSKY'ya üye seçecek. Hem Cumhurbaşkanı hem de Meclis'e seçimleri yenileme imkânı verilecek. Halkın temsil gücü artacak. Halkın temsil gücünün artmasıyla da birlik ve huzur pekişecek. Seçimi kazanmak için yüzde 50'nin oyu gerekiyor. Merkez siyaseti güçlenecek. Devlet değil milletin merkezi güçlenecek. Siyasetçiler kendilerini farklı kesimlere açılmak zorunda hissedecek. Siyasette uzlaşma, diyalog kültürü gelişecek. Bizler 16 Nisan’da ‘EVET’ diyerek sadece ekonomide ve ülke içi icraatlardı güçlenmekle kalmayacağız, içeride olduğu kadar, dışarıda da Türkiye'ye güç katacak bir yönetime sahip solacağız. Ülkemiz ve bölgemiz fırtınalı bir dönemden geçiyor. Bölgemizde sınırların yeniden masaya koyulduğu bir dönemden geçiyoruz. Bu fırtınalı dönemden en az hasarla çıkmamız için güçlü bir devlete sahip olmamız gerekiyor. Şimdi bütün bu gerçeklerin yanı sıra ‘Niçin EVET demeliyiz? sorusuna gelince; Darbeler döneminin bitmesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni dışarıdan karıştıran vesayetçilerin gücünün kırılması, siyaseti kirleten koalisyon pazarlıklarının sona ermesi, demokrasinin teminat altına alınarak milletin himayesine verilmesi için, yürütmenin tek elde toplanarak Cumhurbaşkanı-Hükümet çatışmasının önlenmesi, dinini yaşamak isteyen vatandaşlarımızın “gerici”, “yobaz” “çağ dışı unsurlar” diye yaftalanmasının önlenmesi, milletimizin hayır ve iyilik duygularını istismar eden sinsi ihanet şebekelerine bir daha asla fırsat verilmemesi, Türkiye’yi kutuplaştırmak isteyenlerin, Türk-Kürt, Sünni-Alevi, laik-dindar çatışması çıkartmak isteyenlerin heveslerinin bitirilmesi, Türkiye nüfusunun en büyük dilimi 15-19 yaş arasıdır. (Yüzde 9 civarında, 7 milyondan fazla) gençliğe güvendiğimizi, onlara inandığımızı göstermek adına 18 yaşındakilere de seçilme hakkını savunduğumuz için için ‘EVET’ demeliyiz” dedi.